533 nolu Hadis’in
İzahı:
Bu hadîsi Müslim kitabının
sonunda başka bir tarikle dahî tahrîc ettiği gibi Buhârî, Tirmizî, îbni Mâce de
«Namaz» bahsinde rivayet etmişlerdir. Tirmizî onun hakkında «Hasen Sahih bir
hadîsdir.» demiş ve bu bâbda Ebu Bekir, Ömer, Alî, Abdullah b. Amr, Enes, îbni
Abbâs, Aişe, Ümmü Habîbe, Ebu Zerr, Amr b. Anbese, Vâsiletü'bnü Eska', Ebu
Hureyre ve Câbir b. AbdiIlâh (Radiyallahu anhûm) hazerâtından da rivayetler
olduğunu söylemişdir. Bu rivayetleri Buhârî sarihlerinden Aynî kitabında birer
birer sıralamışdır. Bâzılarının senedleri zayıfdır. Bunların umûmundan anlaşılıyor ki bir kimse
büyük veya küçük bir mescid yaptırırsa bu husûsda vâ'd buyurulan mükâfata nail
olacakdır. Hz. Osman'ın Mescid-i Nebevî'yi bina etmesinden murâd: onu genişleterek
nakışlı taşlarla yenilemesidir. Begavî: «İhtimâl Hz. Osman'ın yaptığını ashabın
hoş karşılaması binayı yalnız genişlettiği ve nakışlı taşlarla
yenilediğindendir.» diyor. Mescid, Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)
zamanında kerpiçten yapılmıştı. Tavanı hurma dallarından, direkleri de hurma
kütüklerindendi. Hz. Ebu Bekir ona hiç bir şey ilâve etmemiş; Ömer (Radiyallahû
arth) bir -parça ilâve yapmış; fakat binayı değiştirmemişti. Hz. Osman ise
fazla değişiklikler yapmıştır. Hadîs'in bâzı rivayetlerinde: «Bir kimse
bağırtlak kuşunun yuvası kadar yahut daha küçük bir mescid yaparsa Allah ona
cennetde bir ev yapar.» buyurulmuşdur. Ulemâ bunu izah hususunda ikiye
ayrılmışlardır. Ekserisine göre bu söz mübalağaya hamledilmişdir. Çünkü
bağırtlak kuşunun tüneyeceği ve yumurtlayacağı yuva namaz kılmaya müsait
değildir. Diğerlerine göre hadîsden murâd zahirî mâ'nâsıdır. Yânî bir mescide
kuş yuvası kadar bir ilâve yapmak îcâb ederde birisi onu yaparsa yahut bir
cemaat müştereken bir mescid yaparlarda her birinin hissesine kuş yuvası kadar
yer düşerse vaad edilen sevaba nail olur; demekdir.
Bâzıları bu îzâhâtın
mescid kelimesinden malûm mekân kasdedildiğine göre vârid olduğunu, fakat
mescidden secde yeride kasdedilebileceğini; bu takdirde bu söylenenlere ihtiyâç
kalmadığını; çünkü secde yerinin alın sığacak kadar küçük olduğunu
söylemişlerdir. Ekseri rivayetler mescidden malûm câmî' kasdedildiğini
göstermekde ise de bundan secde yerini kasdetmeye de bir ma'nî yokdur.
Râvî Bükeyr'in :
«Zannederim bununla Allah'ın rızâsını dilerse dedi.» sözü müdrec bir cümledir.
Bükeyr, Şeyhi Âsim b. Ömer'in bu sözü söyleyip söylemediğini kestirememişdir.
Mezkûr cümle hadîsin diğer rivayetlerinde yokdur. O rivayetlerde yalnız: «Her
kim Allah için bir mescid bina ederse Allah ona cennetde onun mislini bina
eder.» buyurulmuşdur. Bükeyr her hâlde Lafzatullâhı unutmuş olacak ki onu ma'nâ
ittibâri ile rivayet «tmişdir. Çünkü Allah için demek Allah'ın rizâsını
dileyerek demekdir. Bunların ikisinden de murâd ihlâs ve samimiyetdir. Hattâ
İbnü'l-Cevzî: «Bir kimse yaptırdığı mescidin duvarına ismini yazdırsa ihlâsdan
uzak olur.» demişdir. Bu takdirde ücret mukabilinde cami' yapan bir kimseye
vaad buyurulan sevabdan hiç bir hisse düşmemek lâzım gelirse de diğer
rivayetlerden onun da bilcümle sevâbdan hissemend olacağı anlaşılmışdır.
«Allah da ona cennetde
bir ev bina eder» cümlesinde bina Allah'a isnâd edilmişdirki bu bilittifâk
mecazdır.
Rivayetlerin bâzısında:
«Her kim Allah için bir mescid bina ederse Allah da ona cennetde onun mislini
bina eder.» buyurulmuşdur.
Misil: Benzerlik
demekdir. Bu bunun misli demek bu onun benzeri demekdir. Mantık ulemâsına göre
iki şeyin birbirine misil olması demek ikisi de nevî' itibârı ile bir demekdir.
Meselâ Zeyd ile Amr insanlıkda birleşirler. Binaenaleyh Zeyd, Amr'in mislidir.
Birleşme cinsde olursa mantıkçılar öna. mücâneset derler. İnsanla, atın hayvan
olmakda birleşmesi bu kabildendir.
Hâsılı ulemâ buradaki
misilden murâd ne olduğunda ihtilâf etmişlerdir. Bazılarına göre Allah'ın
cennetde ihsan edeceği ev mikdâr ve mesaha itibârı ile dünyada yapılan mescid
kadar olacakdır. Fakat hadîsin bir rivayetinde:
«Allah ona cennetde bu
yaptırdığından daha geniş bir ev yapacakdır.» buyurulmuş olması bu kavli
reddeder.
Bâzıları: «Bundan murâd
güzellik, sağlamlık ve devam itibârı ile Allah ona yaptırdığının mislini
verecekdir. demişlerse de bu sözün pek ehemmiyeti yokdur. Bir de hadîsin bir
rivayetinde:.
«Allah ona cennetde,
onun yaptırdığından daha iyi bir ev yapacakdır» buyurulmuşdur.
Nevevî: «Resulullah
(Sallallahu Aleyhi ve Sellem) 'in (onun misli) demesi iki ma'nâya ihtimallidir.
Bunlardan birine göre Allah ona dünyada yaptırdığı binanın ismini taşıyan bir
bina verecekdir. Fakat cennetde verilecek olan binanın sıfatı, genişliği vesair
husûsatı malûm ki dünyâdakinden efdal olacakdır. Çünkü cennet nimetleri,
gözlerin görmediği, kulakların duymadığı ve hiçbir insanın hâtır-u hayâlinden
geçirmediği şeylerdir. İkinci ihtimâle göre bu sözün ma'nâsı cennetde ona
verilecek evin diğer cennet evlerine üstünlüğü dünyâda yaptırdığı mescidin sâir
dünyâ evlerine olan üstünlüğü gibidir.»
diyor.
Bu söze daha başka türlü
ma'nâ verenler de olmuşdur.